‘Sağlıkta Şiddet ve İntihar’ Panelinin açılış konuşmasını yapan Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Sağlık camiasını derinden sarsan iki önemli sorunu ele almak üzere bir araya geldik. Sağlık çalışanları, toplum sağlığını koruma ve iyileştirme görevlerini yerine getirirken, maalesef giderek artan bir şekilde şiddete maruz kalmakta ve bu ağır baskılar neticesinde psikolojik olarak tükenmektedir. Bu süreç, yalnızca bireysel bir sorun değil, aynı zamanda sağlık sisteminin sürdürülebilirliği açısından da büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Adana Tabip Odası olarak, sağlıkta şiddetin önlenmesi için etkin yasaların hayata geçirilmesini, çalışma koşullarımızın iyileştirilmesini ve meslektaşlarımızın ruh sağlığını koruyacak destek mekanizmalarının güçlendirilmesini ısrarla talep ediyoruz. Hekimler ve sağlık çalışanları, görevlerini güven içinde yerine getirebilmeli, meslek onurlarını koruyarak halka nitelikli sağlık hizmeti sunabilmelidir. Bugünkü panelimizde, sağlıkta şiddetin toplumsal, hukuki ve psikolojik boyutlarını tartışacak, hekim intiharlarının önlenmesine yönelik önerileri ele alacağız. Hekimliğin ve sağlık çalışanlarının haklarının korunduğu, şiddetten arınmış bir çalışma ortamı için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi bir kez daha vurguluyor, hepinizi saygı ve dayanışma ile selamlıyorum.” dedi.
PROF. DR. HİLAL, “ÇALIŞANLARIN %85,9’U EN AZ BİR KEZ ŞİDDETE UĞRAMIŞTIR”
Panelin moderatörlüğünü yapan Prof. Dr. Ahmet Hilal, “Dünya genelinde yılda 1,6 milyon insan şiddet sonucu hayatını kaybederken, 16 milyon insan ise şiddet sonucu oluşan yaralanmalar nedeniyle hastanelere başvurduğu belirtilmektedir. Adana’da 995 sağlık çalışanına şiddet konusunda yaptığımız ankette; Çalışmamıza katılan sağlık çalışanlarının % 85,9’u meslek hayatları boyunca en az bir kez şiddete maruz kalmıştır. En sık karşılaşılan şiddet türü psikolojik ya da sözel şiddet olup, şiddetin en fazla hasta yakınları ve erkek cinsiyet tarafından uygulandığı belirtilmektedir. Erkek sağlık çalışanlarının (% 30,1) kadınlara (% 19,2) göre fiziksel şiddete istatistiksel olarak anlamlı olarak daha fazla maruz kaldığı bulunmuştur. Sağlık çalışanlarının bir günde ilgilendikleri hasta sayısı ile şiddete maruz kalma oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olduğu bulunmuştur. Fiziksel şiddete maruz kalanların (% 39,6), diğer şiddet türlerine maruz kalanlara(% 30,6) göre daha yüksek oranda şikayetçi olduğu bulunmuştur.” şeklinde konuştu.
PROF. DR. YILDIRIM, “TÜRKİYE’DE ŞİDDET KRİMİNAL BOYUTTADIR”
Türkiye’de şiddet kriminal boyutta olduğunu söyleyen Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ejder Akgün Yıldırım, konuşmasında “İnsan hayatına dokunan, büyük sorumlulukları olan hekimlerin kişisel hayatlarında yaşadıkları zorluklar ve stres etkenleri sıklıkla göz ardı edilmektedir. Son yıllarda hem uluslararası hem de ulusal basında giderek artan sayıda bildirilen hekim intiharları tıp camiasında kaygıya yol açmaktadır. Hekimler uzun ve yoğun çalışma saatleri, aşırı iş yükü, rekabetçi çalışma ortamı, mesleki hata yapma korkusu, hasta kaybıyla başa çıkma zorlukları gibi çoğaltılabilecek daha birçok stres etmeni ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu etmenlerin bir araya gelmesi kimi zaman hekimlerin ruh sağlıklarını olumsuz olarak etkilemekte, kimi zaman da geri dönüşü olmayan acılara “hekim intiharlarına” yol açmaktadır. Hekim intiharları bireysel bir trajedi olmasının yanı sıra hekimlerin aileleri, sosyal çevreleri, sağlık sistemi ve toplum üzerinde de olumsuz etkiler yaratmaktadır. İntihar risk faktörlerinin tanımlanması, çalışma ortamlarının düzenlenmesi, ruhsal destek almalarının kolaylaştırılması, stres yönetimi, ruhsal dayanıklılık, mesleki zorluklarla mücadele konularında farkındalık eğitimlerinin düzenlenmesi, damgalanma ile mücadele hekim intiharlarını önlemeye yönelik geliştirilecek müdahalelerin temel unsurlarıdır.” diye konuşan Prof. Dr. Yıldırım, Emısyonel emek vermeye zorlanan hekimlerin şiddetin nesnesi haline geldiğini, dayanışmanın ve bir arada hareket etmenin gerekliliğini vurgulayarak, hekimlerin tükenmişliğini engelleyecek sosyal bir çalışma ortamının ve gerektiğinde verilecek ruhsal desteğin özlük hakkı olduğunu belirtti.
Katılımcı hekimlerin merak ettiği soruların yanıt bulmasının ardından ATO Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz ve Genel Sekreter Dr. Hakan Şen, Prof. Dr. Ahmet Hilal ve Prof. Dr. Ejder Akgün Yıldırım’a teşekkür ederek, günün anısına plaket ve belge verdi.